Yunanistan Gezi Rehberi

SELANİK

 

 

Selanik'in Kordon'u ve Beyaz Kule

Selanik’in Kordon’u ve Beyaz Kule

27 Mart 2021

Selanik‘e 2001 yılında bir heyet olarak gidip birkaç gün kalmış, resmi programlardan arta kalan zamanlarımızda ise şehri ve civarını tanıma fırsatı bulmuştuk. Haklarını teslim edelim, Yunan ev sahiplerimiz de gayet doyurucu bir program yapmışlardı. Tabii AB parasıyla. 2019 yılında kendi aracımızla Balkanlar seyahatinden dönerken de bir gece Selanik’te kaldık ama gezmedik, sabah doğrudan Türkiye’ye dönüşe geçtik.

Yunanistan 1830’da bağımsızlığını ilan etmiş olsa da Selanik ve civarı daha uzun yıllar Osmanlı Devleti’nin toprağı olmaya devam ediyor. Atatürk bu süreçte, 1881’de bu şehirde dünyaya geliyor. Sultan II. Abdülhamid de tahttan indirildiği 1909’dan 1912’ye kadar Selanik’te sürgün hayatı yaşıyor. Selanik 5 asra yakın Türk hâkimiyeti altında kaldıktan sonra 1912 yılında Balkan Savaşı sırasında Batı Trakya bölgesi ile birlikte kaybediliyor.

Atatürk'ün doğduğu evin içinden bir görünüm

Atatürk’ün doğduğu evin içinden bir görünüm

Selanik, Yunanistan’ın Orta Makedonya bölgesinin merkezi. Buraya komşu Batı Makedonya isminde bir bölge daha var. Yunanlar tarihteki Makedonya’yı kendileriyle irtibatlandırdıkları için coğrafi anlamda Makedonya ismini de sahipleniyorlar. 1991’de Yugoslavya’dan bağımsızlığını ilan eden devletin “Makedonya” adını kullanmasına uluslararası ortamlarda engel olan Yunanistan, nihayet 2018’de bu genç devletin “Kuzey Makedonya Cumhuriyeti” adını almasına razı oldu ve böylece 27 yıllık sorun çözüldü. Aksi takdirde herkes bu devlete “Eski Yugoslav Cumhuriyeti Makedonya”nın İngilizcesinin baş harfleri ile, yani “FYROM” diye hitap etmeye devam edecekti.

Kuzey Makedonya sayfamda da değindiğim üzere 2000’lerin başında katıldığım bir Avrupa Konseyi toplantısında bu ülkeye “FYROM” değil de “Makedonya” dediğim için Yunan delege telaşla söz almış ve oturum başkanından “söz konusu ülkenin resmi adının kullanılması”nı talep etmişti. Yunanistan için bu mesele hayati önemde idi ve kayıtlara girmeliydi.

Selanik'teki bu Kordon görüntüsü İzmir'i çağrıştırıyor

Selanik’teki bu Kordon görüntüsü İzmir’i çağrıştırıyor

İsim sorunu çözülmüş olsa bile Makedon Kralı İskender’in Yunan mı, yoksa Makedon mu olduğu tartışması bitmiş değil. Selanik’te bulunduğumuz günlerden birinde bizi 50 km mesafedeki Pella isimli bir köye götürmüşler ve Büyük İskender’in bu köyde doğduğunu söylemişlerdi. Köyde Büyük İskender adına bir de müze ve tesis yapılmıştı. O günlerde sadece turistik tarafıyla ilgilendiğimiz bu gezinin aslında Yunanların Büyük İskender’i sahiplenme amaçlı bir propaganda faaliyeti olduğunu sonradan fark ettik.

Selanik Yunanistan’ın ikinci büyük şehri. Atina’ya kıyasla denizle daha iç içe, bu özelliğini sonuna kadar hissettiren bir deniz kenti. Şehrin denizle ilişkisi de, genel görünümü de İzmir’i andırıyor. Selanik’te dolaşırken İzmir’de imiş gibi bir duygu kaplıyor insanı. Bir başka ifadeyle kendinizi yabancı bir ülkede gibi hissetmeyeceğiniz bir yer.

Panagia Chalkeon Kilisesi 1028'de inşa edilen bir Bizans dönemi kilisesi. Osmanlı hâkimiyeti sırasında Kazancılar Camii adıyla kullanılmış, 1912'de ise tekrar kiliseye çevrilmiş.

Panagia Chalkeon Kilisesi 1028’de inşa edilen bir Bizans dönemi kilisesi. Osmanlı hâkimiyeti sırasında Kazancılar Camii adıyla kullanılmış, 1912’de ise tekrar kiliseye çevrilmiş.

Selanik’te bazı turistik cazibe noktaları varsa da, turistik yönüyle ön plana çıkan ve mutlaka görülmesi gereken binalarının sayı ve niteliği birçok Avrupa kentinin seviyesinde değil. Buradan bu şehrin gezip görmeye değmeyeceği gibi bir sonuç çıkmasın. Tam tersi, Selanik çok keyifli, cıvıl cıvıl bir kent. Bizzat şehri teneffüs etmek, denize nazır kafelerde vakit geçirmek, sahil boyu yürüyüşler yapmak, bu arada elbette tarihi eserleri görmek yeterli tatmin duygusunu verecektir. Gittiğinize asla pişman olmayacağınız bir şehir kısacası.

Selanik'in sembolü Beyaz Kule

Selanik’in sembolü Beyaz Kule

Selanik’in simgesi, deniz kıyısında bulunan Beyaz Kule. 15. yüzyılda, yani Osmanlı döneminde inşa edilen kule bir dönem hapishane olarak da kullanılmış. Günümüzde müze olarak hizmet veriyor.

Atatürk Evi

Atatürk Evi

Bugün Selanik’i ziyaret eden Türklerin mutlaka uğradığı mekânlardan biri Mustafa Kemal’in 1881’de doğduğu ev olan Atatürk Evi. Selanik elden çıktıktan sonra bazı şahısların eline geçen ev, 1937 yılında Selanik Belediyesi tarafından satın alınarak Atatürk’e hediye ediliyor. 1950’lerde ise restore edilerek bugünkü halini alıyor. O günün şartlarına uygun malzemelerle donatılarak müze haline getiriliyor. Konsolosluk binamız da aynı bahçede bulunuyor.

Selanik Akropolü'ndeki Yedikule

Selanik Akropolü’ndeki Yedikule

Selanik şehrinin en yüksek tepesine Selanik Akropolü deniyor. Burada yer alan Bizans ve Osmanlı eseri kale, içerisindeki kuleler ve İstanbul’daki benzerine atfen Yedikule adını almış.

Selanik’te anıtlar, kiliseler ve müzeler ile günümüzde farklı amaçlarla kullanılan camiler başta olmak üzere görülebilecek başka eserler de mevcut. Buralara ilgi duyanların zevkle dolaşacağı bir kent. Ama Selanik daha ziyade hoş vakit geçirmek için gidilecek, Akdenizli ruhu ağır basan şehirlerden. Gündüzü de, gecesi de oldukça hareketli ve capcanlı. Dolayısıyla bir Selanik gezisinin öncelikli amacı tarih ve kültür gezisinden ziyade ortamın keyfine varmak ve güzel anılarla ayrılmak olmalı.

2 Yorumlar

  1. Halil Severcan

    Atatürk evinin Belediye tarafından satın alınıp, Mustafa Kemalê 1937 yılında hediye edildiği bilgisine vakıf değildim. Ne kadar önemlidir bilmem ama sayenizde öğrenmiş oldum.

    Yanıtla
    • GezmeKeyfi

      Türk tarihi ve Atatürk için bu kadar önemli bir mekanın alınıp müze haline getirilmesi önemli. Yunanistan topraklarında bize ait bir mekan orası.

      Yanıtla

Bir İçerik Gönder

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir