Gürcistan Gezi Rehberi

Kafkasya’ya açılan kapı…

GÜRCİSTAN

İLGİLİ SAYFA:

> Tiflis

 

Çok çok eski zamanlarda bir padişah, avlanırken kolundaki şahini bir çalı horozunun peşinden salıverir. Bir süre bekleyip de şahinin geri dönmediğini görünce şahini aramaya başlar. Nihayet küçük bir ormana gelir. Ormanın içinden kükürtlü su aktığını görür. Padişah, şahininin ve çalı horozunun bu suda boğulup ölmüş olduklarını görür ve kükürtlü suyun aktığı yerde Tiflis şehrinin temelini atar…

Ali ve Nino'dan

20 Mart 2021

Gürcistan, Türkiye’nin Kafkasya’ya açılan kapısı. 276 kilometre uzunluğunda bir sınırı paylaştığımız komşumuz. Aynı zamanda ortak bir tarihi, benzeşen kültürel değerleri, iç içe geçmiş sosyal dokuyu da…

Eski Tiflis ve Cuma Mescidi

Eski Tiflis ve Cuma Mescidi

Gürcüler Kafkasya’nın kadim halklarından. Gürcülere dair kimilerimizin bilgisi futbolcu ikizler Arçil ve Şota ile sınırlı. Kimilerimizin ise bir Azerbaycan Türk asilzadesi Ali Han Şirvanşir ile Gürcü prenses Nino Kipiani’nin aşklarının anlatıldığı Ali ve Nino romanı gibi derin.

Uçaktan Kafkas Dağları'nın görünümü

Uçaktan Kafkas Dağları’nın görünümü

Gürcistan, tarihi boyunca pek çok gücün hâkimiyet mücadelesine sahne oluyor. 15. asırda kısmen, 16. asırda ise tamamen Osmanlı yönetimi altına giriyor. Sonrasında Osmanlı ile İran arasında zaman zaman el değiştiriyor.

Tiflis'in genel görünümü

Tiflis’in genel görünümü

18. asırdan 1917 devrimine kadar Gürcistan’a Ruslar hâkim oluyor. Gürcüler de aynen Azerbaycanlılar gibi 1918’de bağımsızlıklarını ilan ettilerse de 1921’de yeniden Rusların işgaline uğruyorlar. Sovyetler Birliği’nin dağılmasını takiben 1991’de Gürcistan yeniden bağımsız bir devlet haline geliyor. Fakat bundan sonra da tam anlamıyla istikrar bulmuyor. Ülke içinde zaman zaman yükselen tansiyonun yanı sıra Abhazya ve Osetya’nın bağımsızlık iddiaları ile başlayan gerginlik bugüne kadar çözüme kavuşmuş değil.

Tiflis'in kükürt hamamları

Tiflis’in kükürt hamamları

Ülkenin ekonomik olarak da çok iyi durumda olduğunu söyleyemeyiz. En önemli geçim kaynağı tarım olsa da, dağlık arazi yapısı ve geleneksel yöntemler verimi düşürüyor. Yeraltı kaynakları da yeterli değil. Neticede kişi başına düşen gelir 4 bin dolar civarında.

Narikala Kalesi'nde "Gürcülerin Anası" Kartlis Deda

Narikala Kalesi’nde “Gürcülerin Anası” Kartlis Deda

Dış ticaretinde en büyük pay Türkiye’nin. Çoğu Doğu Karadeniz bölgemizden giden işadamlarımızın Tiflis’te bir de dernekleri var. Çarşı pazarda her yerde Türk mallarını görmek mümkün. Dönemin Cumhurbaşkanı Saakaşvili’yi ziyaretimizde makamındaki bardakların bizim evde kullandığımız Paşabahçe bardakların aynısı olduğunu görüp tebessüm etmiştim.

Eski Tiflis'ten Narikala Kalesi'ne bakış

Eski Tiflis’ten Narikala Kalesi’ne bakış

3,7 milyonluk ülke nüfusunun çoğunluğunu Ortodokslar teşkil ediyor. Müslümanların oranı yüzde 11 civarında. Müslüman nüfus yoğun olarak Türkiye’ye komşu Acara bölgesinde yaşıyor.

Tiflis'ten görünüm

Tiflis’ten görünüm

Gürcülerin tarihin çok eski dönemlerine dayanan bir alfabeleri var. Rusların egemenliği altındayken bile kendi alfabelerini kullanma imtiyazına sahip milletlerden biri olmuşlar. Bugün de alfabeleri ile gurur duyuyorlar.

Ressamlar Sokağı'nda sanat eseri tabloları makul fiyatlara almak mümkün

Ressamlar Sokağı’nda sanat eseri tabloları makul fiyatlara almak mümkün

“Gürcistan” ve “Gürcü” kelimelerinin İngilizce’deki karşılıkları olan “Georgia” ve “Georgian”ın meydana getirdiği kafa karışıklığının iki kere şahidi oldum. İlkinde Gürcü heyetiyle yapacağımız resmi bir toplantı için ilgili personel, toplantı dosyalarına Gürcistan Devleti’nin bayrağı yerine internetten bulduğu ABD’nin Georgia eyaletinin bayrağını bastırmıştı. Son anda benim fark etmem neticesinde küçük çaplı diplomatik bir kriz önlenmiş oldu.

Eski Tiflis'in hoş bir mimarisi var

Eski Tiflis’in hoş bir mimarisi var

Diğeri ise daha masumâne idi. İngiltere’ye staj için gidecek bir elemanımız, ben kendisini düzeltene kadar orada konaklayacağı evi bir Gürcü’nün evi zannetmişti. Oysa “Georgian house”, Kral George döneminde yapılan binalar için kullanılan bir tanımlama idi. Gürcülerle bir alakası yoktu.

Tiflis'in kurucusu sayılan Kral Vakhtang Gorgasali'nin heykeli

Tiflis’in kurucusu sayılan Kral Vakhtang Gorgasali’nin heykeli

Gürcistan’a 2004 ve 2006 yıllarında olmak üzere iki seyahatim oldu. Her ikisinde de Tiflis’e gittiğim için bu gezi yazısında sadece Tiflis’i anlatacağım. Tiflis dışında Türk ziyaretçilerin en fazla ziyaret ettikleri şehrin Sarp Sınır Kapısı’na sadece 17 km mesafedeki Batum olduğunu hatırlatalım.

Eski Tiflis'in canlı bir noktası

Eski Tiflis’in canlı bir noktası

2011’den bu yana Türk ve Gürcü vatandaşları pasaporta gerek olmadan, sadece kimlik kartlarıyla karşılıklı giriş-çıkış yapabiliyor. Bunu dikkate aldığımızda bir Gürcistan seyahati daha da kolaylaşıyor.

*******************

Gürcistan’a dair bu genel girişten sonra TİFLİS yazım için tıklayın. 

6 Yorumlar

  1. Âlim Barut

    Tebrik ediyorum.
    Artvin’de parçalanmış ailelerden bahsettiklerini biliyorum. 1984 de Artvin Belediye Başkanı sınır kapısı açıldıktan sonra aynı adlı kabile ile buluştuğunu bildirmişti. Batum gidildiğinde Türkçe konuşuluyor çok rahat anlaşılıyordu.
    1992 teftişinde bende Batum’a gittim. Orada anlatılan bir durumu anlatayım. Sınır Ticareti yapan illerin tüccarları otel ücreti ödememek için ev tutukları, kendileri Türkiye’ye döndüklerinde boş kalmaması için taife-i nisadan birini yerleştirdikleri, iki ülke arasında gidip geldikleri halde evinden öbür evine geçtikleri, Batum’daki ev sahibine aylık ödenme yaptıkları halde yıllık bazda daha ucuz barınma imkanı buldukları anlatılmıştı. (Benim katkım da bu kadar…)
    tekrar tebrik ediyor, emeğine kalemine sağlık diyor, yeni yazıları bekliyorum. Selamlarımla…

    Yanıtla
    • GezmeKeyfi

      Bu da işin bir başka boyutu. Teşekkür ederim katkılarınız için…

      Yanıtla
  2. Mustafa Çetin

    Tiflis, Kabil’den önce gördüğüm en mahzun şehirdi. Var olmaya çalışan bir ülkenin soylu başkenti. Bu bölge ülke ve halklarının en büyük talihsizliği Rusya’ya komşu olmaları. Ne yazık ki hiç bir zaman kendilerini güvende hissedemiyecek, yaşadıkları her güne şükür etmekle yetinecekler…

    Yanıtla
    • GezmeKeyfi

      Son derece haklısınız. Ruslar’ın tasallutu dolayısıyla ne 1918’deki, ne de 1991’deki bağımsızlıklarının hazzını tam olarak yaşayamamışlar. Bugün bile Rusya kaynaklı sorunlarla boğuşuyorlar. İlginize teşekkürler…

      Yanıtla
  3. Kemal

    Tebrikler. Dedelerimin geldiği toprakları kaleminden okumak güzel oldu.)))

    Yanıtla

Bir İçerik Gönder

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir