İngiltere Gezi Rehberi

BOURNEMOUTH

 

 

Bournemouth sahili

Bournemouth sahili

24 Temmuz 2021

Bournemouth benim İngiltere serüvenimin ilk başladığı şehir. Hayatımın ilk yurtdışı tecrübesini burada yaşadım. 1988’de dil eğitimi ve mesleki staj amacıyla gittiğim bu şehirde bir yıl süreyle yaşlıca bir İngiliz çiftin evinde kaldım. O çiftin bütün aile fertleri ve akrabaları ile tanış oldum, İngiliz aile hayatını içinde yaşayarak gördüm. Bu şehri sonraki yıllarda birkaç kere daha ziyaret etme fırsatı buldum.

Şehir merkezinde Bournemouth Konferans Merkezi

Şehir merkezinde Bournemouth Konferans Merkezi

Esasen Bournemouth kültür turizmi yapmak veya tarihi eserler görmek isteyen bir ziyaretçisine çok şey vaad eden bir kent sayılmaz. Çünkü çok köklü bir tarihe sahip değil. İngilizlerin “İngiliz Kanalı” (British Channel) adını verdiği Manş Denizi’nin kıyısında, geçmişte kaçakçılık amacıyla yoğun olarak kullanılan bir alana kurulmuş. Güzel doğası, hoş iklimi ve kilometrelerce uzayan kumsalları sayesinde zengin İngilizlerin sayfiye yeri olarak ünlenince nüfusu kısa sürede artmış.

Bournemouth İskelesi (Pier)

Bournemouth İskelesi (Pier)

Bournemouth’un nüfusunu artıran ikinci önemli etken lisan okulları. Özellikle yaz döneminde dünyanın her tarafından gelen öğrenciler şehrin sokaklarını şenlendirmekle kalmıyor, ekonomisini de canlandırıyor. Kış döneminde faaliyet gösteren lisan okulları da var şüphesiz, ama yazın şehrin nüfusu adeta katlanıyor. O dönemlerde etrafta dolaşan ve bağıra çağıra Türkçe konuşan çok sayıda Türk öğrenciye rastlamak da vaka-i âdiyeden. 

Bournemouth yakınlarındaki Swanage kasabasından bir görünüm

Bournemouth yakınlarındaki Swanage kasabasından bir görünüm

Turistik açıdan Bournemouth’un en önemli varlığı, göz alabildiğince uzayan, altın sarısı kumlarla kaplı plajları. Üstelik şehir merkezi denizin kıyısında olduğundan plajlara ulaşmak için fazla uzağa gitmeye de gerek yok. Kış döneminde dalgalar kumların bir kısmını götürdüğü için sahilde belli aralıklarla dalgakıranlar yapılmış. Ayrıca deniz mevsimi yaklaşırken belediye başka yerlerden buraya kum taşıyarak plajları tam kapasite kullanıma hazır hale getiriyor.

İlk fotoğrafçılık denemelerim. Bu defa modelim Stour Nehri'nde kendi halinde yüzen bir kuğu...

İlk fotoğrafçılık denemelerim. Bu defa modelim Stour Nehri’nde kendi halinde yüzen bir kuğu…

Bournemouth daha ziyade zenginlerin rağbet ettiği dönemlerde planlı bir şekilde büyüdüğü için oldukça ferah bir kent planına sahip. Evler genellikle tek ya da iki katlı ve bahçeli. Belirli semtlerde hiçbir fiziki zorunluluk olmamasına rağmen bazı caddeler düz değil, kıvrımlı planlanmış. Böylece araçların hızlı gitmesi engellenerek mahallenin sükûneti muhafaza edilmiş. Bazı cadde ve sokakların kesiştiği noktalarda ise araç geçişini engelleyen, sadece yayaların geçişine müsaade eden geçitler bırakılmış. Kısacası huzurlu bir kent hayatının altyapısı oluşturulmuş. Örnek alınması gereken şehircilik uygulamaları.

Güzel şehircilik uygulamalarının bir örneği de geniş parklar ve spor alanları. Kaldığım eve yakın bir bölgede halka açık olmak üzere yan yana yedi adet çim futbol sahası saydığımı hatırlıyorum.

Bournemouth yakınlarında Poole Limanı

Bournemouth yakınlarında Poole Limanı

Bournemouth’ta bir sene yaşadığım için kucak dolusu hatıra biriktirdim. Bu bir gezi yazısı olduğu için kişisel hatıralara girmek istemiyorum. Lakin bizim tarihimize de dokunduğu için bir hatıramı paylaşayım: Bir gün eve geldiğimde ev sahibimin TV’de kriket milli maçı izlediğini gördüm. “Durum nasıl?” diye sordum. Meğer Avustralya milli takımı İngiltere’ye fark atıyormuş. Şakacı bir adam olan ev sahibimin Çanakkale Savaşı’na atfen verdiği cevap manidardı: “Gallipoli’den sonraki en büyük hezimetimiz!”

Bournemouth'taki ailem: Vera ve Terry (toprağı bol olsun)

Bournemouth’taki ailem: Şimdilerde 90’lı yaşlarını yaşayan Vera ve birkaç yıl önce vefat eden Terry (toprağı bol olsun)…

Bournemouth faslını hüzünlü bir anlatımla bitirelim. Şehrin merkezinde olduğu için bazen kestirme olsun diye içinden geçtiğim bir mezarlık vardı. Son derece bakımlı bu mezarlıkta yan yana iki mezar taşında Türk bayrağı vardı. Bunlar, bir kaza sonucu olabilir, aynı gün vefat eden Türk baba ve oğlunun mezarıydı. Bu mezarlardan küçük olanı, öldüğünde henüz 11 günlük olan bir bebeğe aitti.

0 Yorum

Bir İçerik Gönder

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir