Fas Gezi Rehberi
KAZABLANKA (CASABLANCA)
V. Muhammed Meydanı’nda güvercinler
5 Eylül 2020
Kazablanka adı anılınca birçok insanın aklına Humphrey Bogart ile Ingrid Bergman’ın başrollerinde yer aldığı 1942 yapımı siyah-beyaz film geliyor. Doğrusu şehir olan Kazablanka, film olan Casablanca’nın ekmeğini bugün bile yemeye devam ediyor. Öyle ki, film aslında burada değil de ABD’nin Kaliforniya’sında çekildiği halde birçok gezi yazısında Kazablanka’nın gezilecek yerleri arasında filmde geçen mekânlardan biri olan Rick’s Cafe adlı restoranın da ziyaret edilmesi gerektiği yazılı. Oysa buradaki Rick’s Cafe, filmdeki orijinaline benzetilerek sonradan inşa edilmiş. Reklamcıların buradan çıkarabilecekleri ilginç dersler var ama konumuz bu değil.
Kazablanka’dan bir görünüm
Kazablanka 3,5 milyonu bulan nüfusuyla Fas’ın en büyük şehri ve en önemli limanı. Şehirdeki bütün binalar beyaza boyanmış. Zaten “casa blanca” İspanyolca’da “beyaz ev” anlamına geliyor. Arapça’da ise aynı anlama gelmek üzere “Darü’l-Beyzâ” deniyor bu şehre. Ülkenin en büyük şehri olmasına karşılık turistik açıdan fazla iddialı bir yer değil. Fas’ın daha özgün ve otantik yerlerinin yanında Kazablanka modern bir şehir görünümünde. Yine de bir günü dolduracak kadar gezme imkânı sunuyor misafirlerine.
Atlas Okyanusu kıyısında II. Hasan Camii
Şehrin en gösterişli yapısı, Eski Fas Kralı II. Hasan’ın adına inşa edilmiş olan II. Hasan Camii. Kısmen Atlas Okyanusu’nun doldurulmasıyla yapılan cami, dünyadaki en büyük camilerden biri. Bazı kaynaklarda dünyanın en büyük ikinci camisi olduğu ifade edilse de, aslında beşinci sırada yer alıyor. İçerisinde 25 bin, avlusunda ise 80 bin kişi ibadet edebiliyormuş. Bir Fransız mimar tarafından klasik Mağrib mimarisi esas alınarak tasarlanmış ve 1980-1993 yılları arasında inşa edilmiş. Kare şeklindeki minaresi 210 metre yüksekliği ile dünyadaki en yüksek dini yapı hüviyetine sahip. Şehirdeki diğer binalar gibi caminin dış cephesinde de beyaz renk kullanılmış.
II. Hasan Camii’nin içi
Biz ikindi sonrası bir saatte gittiğimizde caminin kapıları kilitliydi. Öğrendik ki sadece namaz saatlerinde açılıyormuş. İşin garibi, arada gelip namaz kılmak isteyenler için bir tedbir düşünülmemiş. Diğer bir ifadeyle bizim camilerden alıştığımız son cemaat mahalline benzer bir yer yoktu. Mecburen bulduğumuz kuytu bir köşede, mermer üzerinde namazımızı eda ettik. Akşam ezanına 8-10 dakika kala caminin kapıları açıldı, biz de içerinin ihtişamını ancak o kısa sürede görüp birkaç kare resim çekebildik. Caminin dışında olduğu gibi, iç mekânlarda da yine Mağrib usulü ve gerçekten muhteşem işlemeler ve süslemelere yer verilmiş. Turist gruplarının ücret mukabilinde camiyi gezmelerine müsaade edildiğini öğrenince, münferit ziyaretçilere neden açılmadığını sorguluyor insan. Yine ücret karşılığı bu eserin görülmesi ve fotoğraflanması sağlanabilir pekâlâ.
Caminin duvarındaki süslemeler
II. Hasan Camii’nin avlusu ve duvarları, insanların toplanıp vakit geçirdiği alanlara dönüşmüş. Caminin bitişiğindeki kayalar ise gençlerin okyanusa atlayış yaptığı yerler haline gelmiş.
Kazablanka’nın Deniz Feneri
Caminin batı istikametine doğru birkaç kilometre uzunluğunda bir Kordon bulunuyor. İnsanların gezip dolaştığı, keyifli vakit geçirdiği bir yer burası. Kayalıkların denize doğru uzandığı yerde bir Deniz Feneri var. Deniz fenerinden sonraki bölgede ise güzel bir plaj ve umuma açık tesisler yer alıyor. Kordondan içerilerde dolaşırken hem lüks villaların olduğu bakımlı semtlerden, hem de sefaletin kol gezdiği tozlu sokaklardan geçtik.
Medina (Eski Şehir) bölgesi
II. Hasan Camii’nden şehrin içlerine doğru yürüme mesafesi içerisinde Medina denilen Eski Şehir bölgesi bulunuyor. Burası şehrin geleneksel yüzünü temsil eden, zamanında ticari hayatın kalbinde yer alan bir semt. El sanatı ürünleri, baharat, giyim, gıda… aklınıza gelecek-gelmeyecek herşeyin satıldığı küçük dükkânlardan müteşekkil bir bölge. Ticaret bugün de yoğun bir şekilde sürüyor, halk ihtiyaçlarını buradaki dükkânlardan karşılamaya devam ediyor, ama fazladan turistlerin en fazla rağbet ettiği gözde muhitlerden biri haline gelmiş.
V. Muhammed Meydanı ve arka planda Bölge Valiliği
Şehrin günümüzdeki merkezi sayılabilecek olan meydan, Fas’ın eski krallarından birinin adı ile anılıyor: V. Muhammed Meydanı. Bu meydanı zamanında Fransızlar oluşturmuş, etrafına da valilik, adliye, postane, banka, tiyatro gibi kurumları yerleştirmişler. Günümüzde halkın vakit geçirdiği, oturup sohbet ettiği bir buluşma noktası mahiyetine bürünmüş. Ortadaki büyük süs havuzunun etrafında sayısız güvercin yaşıyor. Buraya bu yüzden Güvercinler Meydanı da deniyor. Gelip geçenlerin yemlediği güvercinler meydanın adeta alamet-i farikası haline gelmişler.
Zenginlik ve sefaletin komşu olduğu semtler
Kazablanka sokaklarında rastgele yaptığımız yürüyüşlerde rastladığımız manzara, şehri nispeten geleneksel görünümden uzaklaştıran yeni nesil beton yapılaşma oldu. Türkiye’den alışık olduğumuz ve fazla tercih etmediğimiz bu manzara, tabiatıyla bize pek cazip gelmedi. Ne varsa gene eskide var…
0 Yorum